İslam’ın olmazsa olmaz şartı
Sual: “Kelime-i tevhidin La ilahe illallah kısmını söyleyen, fakat Muhammedün Resulullah kısmını söylemeyen insanlara da merhametle bakmalı, çünkü ahirette onlar da Allah’ın sonsuz rahmetine kavuşacak” diyenlerin yandaşları, zevahiri kurtarmak için, (Muhammedün Resulullah demenin önemi) diye yazılar yayınlıyorlar. Sözlerinde samimi olsalardı, (Biz önceden Muhammedün Resulullaha lüzum yok demiştik, tevbe ettik, o ifadeleri kitaptan çıkardık. Muhammedün Resulullah demeyen Müslüman olamaz, sonsuz Cehennemdedir) demeleri, suçlarını itiraf etmeleri gerekirdi. Hem kendisi böyle bir açıklama yapmıyor, hem de kitaplarındaki ifadeler tenakuzludur. Kitabın birinde (Muhammedün Resulullah demeye lüzum yok) derken, ötekinde, (La ilahe illallah diyenler, Muhammedün Resulullah da demelidir) ifadesi iki yüzlülükten başka neyi gösterir ki? Üstelik bu sözde bile olmazsa olmaz diye kesin bir ifade yok. Sonra La ilahe illallah diyen bir hıristiyan da yoktur. Hangi Hıristiyan’ı kurtarma çabalarına giriyorlar ki? Açıklamaları bile gevelemekten ileri gitmemektedir. Suçlarına tevbe etmeden, Muhammedün Resulullah demek önemlidir demekle kim kandırılabilir ki? Açık işlenen günahın tevbesi de açık olur. Tevbe edildiğine dair bir ifade yok. Ne dediklerini bilmeyecek kadar cahil de olamazlar. Böyle tutarsız konuşmalardaki gizli maksat nedir ki? CEVAPKimsenin maksadını bilemeyiz. Bunları ancak Allahü teâlâ bilir. Kendilerine sormak gerekir. Biz sadece Müslüman olmak için, Cennete girmek için (La ilahe illallah Muhammedün Resulullah) demenin şart olduğunu bildirmek zorundayız. Muhammedün Resulullah demek imanın şartlarındandır. Olmazsa olmaz bir şarttır. Her gün beş kere ezanda söylenir. Beş vakit namazın tehiyyatında söylenir. Kur’an-ı kerimde, (Resulüme uyun, Ona iman edin, Ona itaat edin, Ona itaat bana itaattir, O âlemlere rahmettir) diye bir çok âyet-i kerime vardır. Bunları göz ardı etmekte bir art niyet aramak anormal sayılmaz. Çünkü, (Muhammedün Resulullah demeye lüzum yok) demek, İslamiyet’e lüzum yok demenin başka şeklidir. Birkaç hadis-i şerif meali:(Kim Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in Allah’ın resulü olduğuna şehadet ederse Allah ona ateşi haram kılar.) [Müslim, Deylemi] (Resulullaha inanmak demek, onun bildirdiklerinin tamamını kabul etmek, inanmak ve hepsini beğenmek demektir.)(Rab olarak Allah’ı, din olarak İslam’ı, Resul olarak Muhammed aleyhisselamı seçtim [beğendim, inandım, müslüman oldum] diyene Cennet vacib olur.) [Ebu Davud] (Kitab ehli bir kavme görevle gidince, La ilahe illallah Muhammedün Resulullah demeye davet et! Bunu kabul ederlerse, günde beş vakit namazın farz olduğunu bildir! Sonra da, Müslüman zenginlerden alınıp fakirlerine verilen zekatın farz olduğunu söyle!) [Buhari, Müslim] (Beni duyup da, bana inanmayan Yahudi ve Hıristiyanlar elbette Cehenneme girecektir.) [Müslim](Cennete sadece Müslüman olan girer.) [Buhari, Müslim](İman; Allah’a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe [Cennete, Cehenneme, hesaba, mizana], kadere, hayrın ve şerrin Allah’tan olduğuna ölüme, öldükten sonra dirilmeye, inanmaktır. Allah’tan başka ilah olmadığına ve benim Onun kulu ve resulü olduğuma şehadet etmektir.) [Buhari, Müslim, Nesai]
Sual: “Kelime-i tevhidin La ilahe illallah kısmını söyleyen, fakat Muhammedün Resulullah kısmını söylemeyen insanlara da merhametle bakmalı, çünkü ahirette onlar da Allah’ın sonsuz rahmetine kavuşacak” diyenlerin yandaşları, zevahiri kurtarmak için, (Muhammedün Resulullah demenin önemi) diye yazılar yayınlıyorlar. Sözlerinde samimi olsalardı, (Biz önceden Muhammedün Resulullaha lüzum yok demiştik, tevbe ettik, o ifadeleri kitaptan çıkardık. Muhammedün Resulullah demeyen Müslüman olamaz, sonsuz Cehennemdedir) demeleri, suçlarını itiraf etmeleri gerekirdi. Hem kendisi böyle bir açıklama yapmıyor, hem de kitaplarındaki ifadeler tenakuzludur. Kitabın birinde (Muhammedün Resulullah demeye lüzum yok) derken, ötekinde, (La ilahe illallah diyenler, Muhammedün Resulullah da demelidir) ifadesi iki yüzlülükten başka neyi gösterir ki? Üstelik bu sözde bile olmazsa olmaz diye kesin bir ifade yok. Sonra La ilahe illallah diyen bir hıristiyan da yoktur. Hangi Hıristiyan’ı kurtarma çabalarına giriyorlar ki? Açıklamaları bile gevelemekten ileri gitmemektedir. Suçlarına tevbe etmeden, Muhammedün Resulullah demek önemlidir demekle kim kandırılabilir ki? Açık işlenen günahın tevbesi de açık olur. Tevbe edildiğine dair bir ifade yok. Ne dediklerini bilmeyecek kadar cahil de olamazlar. Böyle tutarsız konuşmalardaki gizli maksat nedir ki? CEVAPKimsenin maksadını bilemeyiz. Bunları ancak Allahü teâlâ bilir. Kendilerine sormak gerekir. Biz sadece Müslüman olmak için, Cennete girmek için (La ilahe illallah Muhammedün Resulullah) demenin şart olduğunu bildirmek zorundayız. Muhammedün Resulullah demek imanın şartlarındandır. Olmazsa olmaz bir şarttır. Her gün beş kere ezanda söylenir. Beş vakit namazın tehiyyatında söylenir. Kur’an-ı kerimde, (Resulüme uyun, Ona iman edin, Ona itaat edin, Ona itaat bana itaattir, O âlemlere rahmettir) diye bir çok âyet-i kerime vardır. Bunları göz ardı etmekte bir art niyet aramak anormal sayılmaz. Çünkü, (Muhammedün Resulullah demeye lüzum yok) demek, İslamiyet’e lüzum yok demenin başka şeklidir. Birkaç hadis-i şerif meali:(Kim Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in Allah’ın resulü olduğuna şehadet ederse Allah ona ateşi haram kılar.) [Müslim, Deylemi] (Resulullaha inanmak demek, onun bildirdiklerinin tamamını kabul etmek, inanmak ve hepsini beğenmek demektir.)(Rab olarak Allah’ı, din olarak İslam’ı, Resul olarak Muhammed aleyhisselamı seçtim [beğendim, inandım, müslüman oldum] diyene Cennet vacib olur.) [Ebu Davud] (Kitab ehli bir kavme görevle gidince, La ilahe illallah Muhammedün Resulullah demeye davet et! Bunu kabul ederlerse, günde beş vakit namazın farz olduğunu bildir! Sonra da, Müslüman zenginlerden alınıp fakirlerine verilen zekatın farz olduğunu söyle!) [Buhari, Müslim] (Beni duyup da, bana inanmayan Yahudi ve Hıristiyanlar elbette Cehenneme girecektir.) [Müslim](Cennete sadece Müslüman olan girer.) [Buhari, Müslim](İman; Allah’a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe [Cennete, Cehenneme, hesaba, mizana], kadere, hayrın ve şerrin Allah’tan olduğuna ölüme, öldükten sonra dirilmeye, inanmaktır. Allah’tan başka ilah olmadığına ve benim Onun kulu ve resulü olduğuma şehadet etmektir.) [Buhari, Müslim, Nesai]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder