15 Aralık 2010 Çarşamba
Telif yasasına köklü değişiklikler geliyor
Kültür ve Turizm Bakanlığı, yeni telif yasası için bir taslak hazırladı. 1952 yılında yürürlüğe giren 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu bugüne kadar sekiz kez değiştirildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı, yasanın yarıya yakın bir kısmında değişikliği öngören yeni bir taslak metni ilgililerin görüşlerine açtı.
Av. Dr. Cahit Suluk, taslak metinde öngörülen temel değişiklikleri değerlendirdi:
Meslek birlikleri her alanda teke düşecek
Taslak metin bu haliyle yasalaşırsa, meslek birliklerinin adı telif birlikleri olarak değişecek ve her alanda sadece bir adet telif birliği kurulabilecek. Bugün aynı alanda kurulmuş birden çok meslek birliği var. Sözgelimi, müzik eser sahipleri alanında MESAM ve MSG, fonogram yapımcıları alanında MÜYAP, MÜZİKBİR ve MÜYABİR faaliyet halinde. Bu meslek birlikleri ya birleştirilecek ya da tamamen tasfiye edildikten sonra yeni bir meslek birliği kurulacak. Gerek birleşme gerekse tasfiye sonrası yeni kuruluş halinde, önceki meslek birliklerinin malvarlıkları ve borçları, yeni kurulan veya birleştirilen meslek birliğine devredilecek. Her alanda bir adet telif birliğini öngören Bakanlık, uygulamada yaşanan kaosu önlemeyi hedefliyor. Eserleri kullanan radyo-TV ile otel, restoran ve mağazalar gibi umuma açık mahaller de her alanda tek muhataba kavuşacak.
2. Kamuya ait kütüphaneler ile eğitim ve araştırma kütüphaneleri hiçbir karşılık ödemeden kitapları ödünç verebilecek
Bir eserin kütüphaneler tarafından ödünç verilmesi, için hak sahiplerine adil bir ödeme yapması gerekiyor. Bu miktar, ilgili alan meslek birliklerince tarife hazırlanarak belirlenecektir. Dünyadaki uygulamalar da bu yöndedir.
Ancak taslak metinde, kamu kurum ve kuruluşları ile eğitim ve araştırma kuruluşlarına ait kütüphaneler ve ihtisas kütüphaneleri belirtilen bedeli ödemekten muaf tutulmuştur. Ülkemizde kütüphaneler ya kamu kurumlarına aittir ya da eğitim amaçlıdır. Dolayısıyla bu düzenleme ölü olarak doğacak demektir.
3. Kütüphaneler, müzeler ve eğitim kurumları, telif ödemeden satın aldıkları yayın ve diğer eserleri arşivleyebilecek
Bir eserin arşivlenmek amacıyla doğrudan veya dolaylı olarak ekonomik veya ticari bir amaç güdülmeksizin kütüphaneler, arşivler, müzeler ve eğitim kurumları tarafından dijital ortama aktarılarak veya başka teknik yöntemlerle çoğaltılması serbest hale getiriliyor. Böyle bir uygulama yayıncılığı sekteye uğratabilir. Zira yayıncılar, e-book gibi satışı gibi ticari uygulamaları şimdiden unutmalı.
4. Şahsi kullanım harcı öngörülüyor
Her türlü boş video kaseti, ses kaseti, bilgisayar disketi, CD, DVD gibi taşıyıcı materyaller ile fikir ve sanat eserlerinin çoğaltılmasına yarayan her türlü teknik cihazı ticari amaçlı imal veya ithal eden gerçek ve tüzel kişiler imalat veya ithalat bedeli üzerinden yüzde üçü geçmemek üzere Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenecek orandaki miktarı Kültür ve Turizm Bakanlığına yatıracaktır. Bu rakamın belirli bir yüzdesi, telif birlikleri (meslek birlikleri) aracılığıyla hak sahiplerine dağıtılacak. Bu yüzde taslak metinde henüz belirlenmemiş. Mevcut uygulamaya göre ise, bu para Bakanlıkta kalıyor. Şimdi hak sahiplerine de bir miktar dağıtım yapılacak. Ancak Bakanlık, dağıtılacak bu rakamı minimumda tutmaya çalışıyor.
5. Uzlaştırma komisyonu yine işlevsiz
Meslek birlikleri ile radyo-TV ve umuma açık mahaller arasında yaşanan karmaşa sürecek gibi görünüyor. Zira yasada öngörülen uzlaştırma komisyonu kararları bağlayıcı değil. Bu konuda taslak metinde de bir iyileştirme yapılmamış ve eski sistem aynen muhafaza edilmiş.
6. Sanatçılar haklarına yine kavuşamayacak
Meslek birlikleri, topladıkları bedellerin dağıtımına ilişkin kriterleri kendileri belirliyor. Oysa bu hususta yasada düzenleme yapılmalıydı. Taslak metinde bu konuda da bir iyileştirme yapılmamış. Bu nedenle de sanatçılar, toplanan telif bedellerinden hak ettikleri miktarları alamıyor. Bundan sonra da alamayacak gibi görünüyor.
7. Hak sahipleri meslek birliklerine üye olmaya zorlanıyor
Taslak metne göre, hak sahipleri bu haklarını takip ve idare yetkisini telif birliğine devretmemiş olsalar dahi ilgili alan telif birliği, bu hakları takip etmekle yetkili kılınmış sayılıyor. Böylece hak sahipleri, meslek birliğine üye olmaya zorlanıyor. Anayasa Mahkemesi, hak sahiplerini meslek birliklerine mahkûm eden bu düzenlemeyi 24 Mart 2010 tarihinde iptal etti. Fakat taslak metinde bu iptal kararı dikkate alınmamış. Bugünkü teknoloji ile eser sahipleri, eserlerini kendi imkânları ile kayda alabilmekte ve pazarlamaktadır. Sözgelimi, bir müzisyen stüdyoya gitmeden evinde kayıt yaparak internetten pazarlamasını yapabilir. Taslak metin, meslek birliklerine üyeliği zorlayarak bu gelişimin önünü tıkıyor.
8. Yasanın sözleşmelerle ilgili hükümlerinde herhangi bir değişiklik yapılmıyor
Telif yasasının sözleşmelerle ilgili hükümlerine dokunulmamış. Oysa uygulamada bu konuda çok sayıda ihtilaf yaşanıyor. Kitap, müzik ve dizi gibi telif unsurlarının ticaretini yapan yayınevleri, radyo-televizyonlar ve film yapımcıları aleyhine açılan davalar var. Bugünkü uygulamaya göre, telif sözleşmelerinde sayılmayan hiçbir hak diğer tarafa geçmiyor. Sözgelimi, bir otomobil firması, katalog çekimi için bir fotoğrafçı ile sözleşme yaparak, çekim bedellerini ödemişse, bu fotoğrafları sadece katalogda kullanabilir. Eğer bu fotoğrafları billboardlarda veya internette ya da reklâm filminde kullanırsa, telif ihlali yapmıştır. Uygulamada mahkemelerce yapılan bu katı yorumlar nedeniyle telif unsurlarının ticaretini yapanlar bir anda korsan konumuna düşmektedir. Konuya ilişkin mutlaka yasada bir değişikliğe gitmek gerekiyor.
9. Hapishaneler ve hastaneler kitapları karşılıksız basabilecekler
Taslak metne göre, yayımlanmış eserlerin, hapishanelerde ve kamuya ait hastanelerde kar amacı güdülmeksizin çoğaltılması, yayılması, temsili ve umuma iletimi serbesttir.
10. Taslakta ihbar mekanizması öngörülüyor
Hak sahibinin talebi üzerine mahkeme, hakları ihlal eden üretici, satıcı ve ticari amaçla elde bulunduran kişilerin; ürünlerin kaynağı, dağıtım ağları, ürünleri tedarik edenlerin, üreticilerin, dağıtıcıların, toptan veya perakende satıcıların isim ve adresleri, üretilen, dağıtılan, alınan ya da sipariş edilen miktarlar, bunların fiyatları veya benzeri konularda bilgi vermelerine karar verebilir. Böylece taslak metinde bir ihbar mekanizması getirilmektedir.
MÜZİKBİR NET MEDYA İLE ANLAŞTI
Müzikbir Meslek Birliği kuruldu
Geçtiğimiz yıllarda telif hakları ve korsanla mücadele konusunu birçok yazımızda işlediğimizi hatırlayan okurlarımız vardır sanırım. Bu yazılarda, müzik sektörünün özellikle manevî, dinî müzik ve yayın yapan camianın çok zor şartlar altında yeni bir şeyler yapmaya çalıştığını, ayakta kalmak için uğraştığını, ama artık bunun da dayanılmaz bir noktaya geldiğini belirtmiş, okurlarımızı halkımızı uyarmış bu çabaya destek olmalarını istemiştik. Gerçekten duyarlı destek mesajları kadar , “ama albümler de çok pahalı” ya da “ mademki bu da bir hizmet yarışıdır niye engelliyorsunuz” gibi tepkilerde almadık değil. Yani ne yazık ki bazı dinleyicilerimiz için ilâhî CD’lerini izinsiz çoğaltıp dağıtmak ya da bu tür yayınları 1-2 TL ye alıp sağa sola vermek, internet sitelerinde bunun yayılmasına zemin hazırlamak bir nevi “hizmet”ti ve “Bunu yapmayın, maddî-manevî emeğini buna harcayan üreten sanatçıların yapımcıların şevkini kırıyorsunuz” diyen bizler ise “İslâma hizmete” mani oluyorduk. Demek ki vermek istediğimiz mesaj yeterince anlaşılamamıştı veya anlamak istenmemişti. Nihayet günden güne kötüye gidiş hızlandı. Bugün “bizim camiada” dinî hassasiyetle eser üreten birçok firma kapandı, birçok insan işsiz kaldı. Sanatçıların çoğu artık sahnelerde yer almıyor. Çünkü yeni bir şeyler yapmak artık neredeyse imkânsız gibi. O zamanlar söylediğim bir şey vardı: “Nasreddin Hoca’nın yaptığı gibi (elbette mesaj vermek amaçlı) bindiğimiz dalı kesmeyelim.” Şimdi dal koptu ve yere düştük ne yazık ki.
Bu ve bunun gibi yaşadığımız sıkıntılar karşısında elbette elimizi kolumuzu bağlayıp durmak doğru olmayacaktı. 2006 yılına kadar belli aralıklarla toplanıp fikir üretmeye çalışan çözüm yolları aramak için uğraşan pek çok yapımcı ve sanatçı arkadaşımızla birlikte nihayet 4 Eylül 2006’da Müyader’i yani Müzik ve Sinema Yapımcıları Sanatçıları Dağıtımcıları Derneğini kurmuştuk. Bu dernekte Azim Dağıtım, Marmara Müzik, Beyza Müzik, Berekât, Moral Prodüksiyon, Nil Sesli Yayıncılık, Ajans Yıldırım, Adım Prodüksiyon, Semerkand, Metropol, Atlas Yayıncılık gibi bir çok önemli yapımcımızın yanı sıra Mustafa Demirci, Eşref Ziya Terzi, Hakan Aykut, Alper gibi sanatçı dostlarımız da vardı. Toplantılar sürerken bu çabanın daha ileri düzeyde, kurumsal olarak yapılması fikri belirginleşti ve “Neden biz de bir müzik meslek birliği kurmuyoruz” sorusu toplantılarımızın ana gündem maddesini oluşturmaya başladı. Kuracağımız Meslek Birliğinin hukukî altyapısını oluşturmak üzere değerli hukukçu meslektaşım Av. Dr. Cahit Suluk’la çalışmalara başladık. Beyza Müzik'in kurucusu ve sanatçı dostumuz Mustafa Demirci’nin önemli gayret ve çabaları ile yine büyük katkı yapan birbirinden değerli yapımcı üyelerimizle defalarca toplandık. Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda istenen yeterli sayısal çoğunluğa ulaşınca resmî başvurumuzu yaptık. Önümüze çıka(rıla)n engelleri de Cenab-ı Hakkın yardımıyla aştıktan sonra Ankara'dan müjdeli haberi aldık. Meslek Birliğimizin kuruluşu Kültür Bakanlığınca onaylanmıştı. 14 Nisan 2008 tarihinde resmen faaliyet izni verilen Müzikbir Meslek Birliği’miz bu suretle faaliyete geçti. Müzikbir’in 2008 yılında yapılan genel kurul sonucu başkanlığa Mustafa Demirci, Yönetim Kurulu üyeliklerine ise Mehmet Burhan Genç (Zaman Yapımcılık), Tevfik Arslan, (Nil Sesli Yayıncılık), Gültekin Alihocagil (Moral Prodüksiyon), Eşref Ziya Terzi (Marmara Müzik), Murat Avanoğlu (Berekât), Hasan Taştan Yıldız (Azim Dağıtım) seçildi. Ayrıca Altınoluk, Erkam, Damla, Medya Ofis, Marşandiz, Mina, TFM Müzik gibi camianın önemli yapımcıları durumundaki 35 üye ile yola çıkan Müzikbir henüz birkaç ay geçmeden üye sayısını 45'e çıkarmaya başardı. Meslek Birlikleri içinde tabiri caizse ışıl ışıl parlayan, camia için bir umut kaynağı olmayı başaran Müzikbir inşaallah çok güzel işlere imzalar atacaktır. (Müzikbir’in merkez adresi: Fevzipaşa Cd., Bilgili Apt., No:42, Fatih-İstanbul, Tel: 0212 532 57 52, www.muzikbir.org)
17.02.2009
E-Posta: alioktay@alioktay. net
Müzikbir, müzik camiasının yeni ve güçlü umudu…
Geçtiğimiz hafta, Müzikbir başkanı san'atçı dostum Mustafa Demirci’nin dâveti üzerine, Müzikbir’in 2. Olağan Genel Kurul toplantısına katıldım. 2008 yılında Kültür Bakanlığından resmen kuruluş izni alan Müzikbir’in kuruluş çalışmaları esnasında birlikte yola çıktığımız 35 kurucu firma ve üye arkadaşımızla zorluk, heyecan ve mutluluğu paylaşmıştık o dönemde. İstanbul’da Topkapı’daki Eresin Otel’de yapılan toplantı tam bir düzen, olgunluk ve samimî hava içerisinde cereyan etti. Birliğin kurulduğu günden bu ana kadar geçen süre zarfında, yaklaşık 2 yılı aşkın süredir devam eden yönetim kurulunun faaliyet raporu okundu, yapılan işler anlatıldı. Mustafa Bey’in anlattığına göre; şu an üye sayısı 53’e ulaşmış durumda. Bu rakam gelinen noktadaki başarıyı göstermesi bakımından gerçekten güzel. Aralarında Kanal 7 ve STV gibi iki ulusal kanalın da bulunduğu 10 televizyon ve 50’yi aşkın radyo ile telif anlaşmaları yapılmış. Bu anlaşmalardan çok yüksek olmasa da belli oranda bir gelir elde edilmiş. Yeni dönem gelir hedefi için belirtilen rakamın gerçekleşmesi halinde üyeleri oldukça memnun edecek inşallah. Genel kurul üyelerince, okunan faaliyet, denetim raporları ve bütçenin onaylanmasından sonra yeni yönetim ve diğer kurulların seçimine geçildi. Kurula katılan üyelerin oy birliği ile önceki yönetim tekrar görevi sürdürecek. Buna göre Müzikbir’in Yönetim Kurulu şu isimlerden oluştu: Beyza Müzik’ten Mustafa Demirci, Azim Dağıtım’dan Hasan Taştan Yıldız, Moral Prodüksiyon’dan Gültekin Alihocagil, Marmara Müzik'ten Eşref Ziya Terzi, N&T’den Tevfik Arslan, Berekât’tan S. Murat Avanoğlu ve Mehmet Burhan Genç. Yine Müzikbir’in 53 üyesi arasında Ajans Yıldırım, Altınoluk, Adım Prodüksiyon, Damla, Metropol gibi müzik sektörüne yön veren pek çok yapımcı ve yayıncı kuruluş bulunuyor. Bu üyeler arasından ayrıca Denetleme Kurulu, Teknik Bilim Kurulu ve Haysiyet Kurulu’nu oluşturan kişiler de seçildi. Müzikbir’in başkanlığını, bu seçim sonrası da kuruluşundan beri olduğu gibi yine Mustafa Demirci üstlenmiş oldu. Yeni yönetim kurulu üyelerini ve Mustafa Bey’i tebrik ederken, başarılar diliyoruz. Çünkü gerçekten bu camianın büyük bir beklentisi söz konusu. Özellikle son 10 yıldır müzik camiasının en büyük derdi olan korsan yayın, % 90’lara varan satış kayıpları, internetten izinsiz eser indirmeler ve hak ihlâlleri. İnsanlar artık eskisi gibi kaset ve cd almıyorlar. İnternetten ücretsiz ve izinsiz olarak dinlemek istediği san'atçıyı veya sevdiği eseri doğrudan indiriyor ve dinliyor. Hal böyle olunca para vererek albüm almaya gerek duymuyor. Bu ise bütün müzik sektörünü etkileyen ciddî bir sıkıntıya yol açıyor. Müzik şirketleri, albümler satmayınca yeni albüm de yapmıyorlar. Albüm yapılmayınca kaset-cd fabrikaları, dağıtım firmaları kapanmaya başlıyor. Keza müzik yapım firmaları da personel azaltma, küçülme yoluna gidiyorlar. Sonuç ise tam bir felâket. Gitgide yeni albümler yapılamamaya, san'atçılar piyasadan çekilmeye, dinleyiciler ise neden yeni bir şey üretilmiyor diye eleştirmeye, sebep bulmaya başlıyorlar. Tam bir Nasreddin Hoca’lık kara mizah. Bindiğimiz dalı kesiyoruz, sonra da “Yahu neden düştük?” diye dala, testereye kızıyoruz. İsterseniz önce kendimize kızmakla başlayalım işe. Kul hakkı başta olmak üzere en hassas olduğumuz bir alanda bile, bu konuyu hiç de kul hakkı gibi değerlendirmeden açıkça hakka giriyoruz. İnternetten indirdiğiniz her bir eser için san'atçının, bestecisinin, şairinin, yapımcısının izni yoksa, “Bu da kul hakkına girer mi canım?” diyorsanız, bir kez daha iyi düşünün, derim. Diyanete ya da din adamlarına soralım, bakalım ne cevap alacağız. Deminde söylediğim gibi, kapanan fabrikalar, işten çıkarılan insanlar, piyasadan silinip giden san'atçılar ve yapımcılar işte bu normal gördüğümüz davranışların bir sonucudur. Bu noktada Meslek Birlikleri‘nin misyonu önem kazanıyor.
Kısaca da olsa meslek birliği nedir, amacı ne, neler yapar? sorularına kısaca cevap arayalım. Meslek Birlikleri, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda düzenlenmiş belli amaçlarla bir araya gelmiş üyelerden oluşan, onların hak ve menfaatlerini koruyan örgütlerdir. San'atçılar, müzik yapımcıları, beste ve eser sahipleri, yayıncılar, sinema yapımcıları gibi, alanlarda faaliyet gösteren kişi veya firmaların bir araya gelerek kurdukları meslek birlikleri üyelerinin, hak sahiplerinin telif haklarının korunmasını, takibini, elde edilen gelirin dağıtılmasını amaçlar ve bu yönde çalışırlar. Meslek Birlikleri Kültür Bakanlığı denetimi ve bilgisi dahilinde faaliyet gösteren kuruluşlardır.
MÜYAP, MESAM, MÜYORBİR, MÜYABİR, SESAM, İLESAM, BASYAYBİR gibi meslek birliklerinin sayısı her geçen gün daha da artıyor. Toplum olarak hak arama bilinci geliştikçe, tabiî bir sonuç olarak mağduriyetlerde azalacaktır.
Bu makale 112 kez okundu
Radyolar telifte Müzikbir’le buluştu
Bağlantılı Hak Sahipleri Fonogram Yapımcıları Meslek Birliği (Müzikbir) ile Radyolar Derneği (Radyoder) arasında telif protokolü imzalandı.
Eresin Taksim Oteli'nde gerçekleştirilen törende konuşan Müzikbir Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Demirci, ilkeli yayıncılık yapan radyolarla kullandıkları eserlere ait telif hakkı ödeme konusunda, yapıcı ve uzlaşmacı bir tavır sergilediklerini söyledi. Demirci, müzik sektöründe yaşanan sıkıntıların herkes tarafından görüldüğü ve bilindiğini ifade ederek, bu sıkıntılardan en büyüğünün telif hakları konusu olduğunu belirtti. Telif alanında Türkiye'de bilinç oluşmadığı ve konunun toplumda yeterli derecede anlaşılamadığını savunan Demirci, şöyle konuştu:
''Telif sahasındaki sıkıntılar giderilecekse bunun adil şeffaf ve her hak sahibinin hakkını aldığı ama kullanıcının da hakkının muhafaza edildiği bir sistemle olması lazım. Artık sanal ortamda yayıncılık ortamında kullanılan eserlerimizin bir şekilde karşılığını yapımcılar olarak almak durumundayız. Hiçbir kurumu zor durumda bırakmak, hakkımız olmayan bir şeyi onlardan talep etmek amacında değiliz. Bu sebeple yola çıktık, sektörümüzün ayakta kalması için uğraşıyoruz. Amacımız lisanslama yaparak, kullanılan eserlerimizin hakkını alıp hak sahiplerine dağıtmaktır. Korsanla mücadele etmek, bu sadece mekanik alanda değil, sanal ortamda da bunun mücadelesini yapabilmektir. Bu ancak meslek birlikleri ile olacaktır. Türkiye'de bu konu yeni olduğu için sıkıntılar da vardır, ama bu aşılacaktır, yeter ki iyi niyet olsun.'' Mustafa Demirci, şu anda 45 yapımcı ile yola devam ettiklerini, ellerinde 30 bin şarkıdan oluşan repertuvar bulunduğunu, hedeflerinin çok kısa zamanda yapımcı ve repertuvar sayısını yukarılara taşımak olduğunu söyledi.
Radyoder Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Arıdoru da radyoculuğun yaşanan küresel ekonomik krizden en çok etkilenen sektörlerden biri olduğunu, buna rağmen dernek üyesi yayıncıların yapımcı firmalara ve sanatçılara karşı sorumluluğunu yerine getirmenin mutluluğu ve huzurunu yaşadığını söyledi. Arıdoru, 51 radyoyu temsilen protokolü imzaladıklarını belirterek, ''Hak verilmez, alınır sözünün bizim literatürümüzde çok fazla anlam ifade etmediğini göstermek için buradayız. Hak verilmez değil, hak verilir bunu burada gösteriyoruz. Hak edene hakkını vermek, hakkını kullanan kişinin bizim dünyamızda en önemli sorumluluğudur'' diye konuştu.
Müzikbir Başkanı seçildi
Müzikbir Yönetim Kurulu Başkanlığına Mustafa Demirci yeniden seçildi.
Bağlantılı Hak Sahibi Fonogram Yapımcıları Meslek Birliği (Müzikbir) Yönetim Kurulu Başkanlığına Mustafa Demirci yeniden seçildi.
Müzikbir'den yapılan yazılı açıklamada, birliğin 2. olağan genel kurul toplantısının Topkapı Eresin Oteli'nde yapıldığı, yönetim kurulu başkanlığına Mustafa Demirci'nin yeniden seçildiği bildirildi.
Birliğin yönetim kurulu üyeliklerine Mehmet Burhan Genç, Taştan Yıldız, Eşref Ziya Terzi, Tevfik Arslan, Murat Avanoğlu ve Gültekin Alihocagil'in getirildiği belirtildi.
Açıklamaya göre, Müzikbir Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Demirci, ''Her geçen gün büyüyen yapısıyla 53 üyeye ulaşan ve yaklaşık 30 bin eserlik repertuvara sahip olan Müzikbir'de yeni dönemde özellikle lisanslama faaliyetleri ve dijital müzik alanında gelişmeler kaydetmeyi hedefliyoruz. Bu çerçevede birlik olarak çalışmalarımız hızlanarak devam edecek'' dedi.
35 müzik yapımcısının 2008 yılında kurduğu Müzikbir'in yeni yönetim kurulu 2 yıl süreyle görevde kalacak.
11 Kasım 2010 Perşembe
Sedat Uçan Adına Kurbanım Ya Rasulallah 2010 Albümü
SEDAT UÇANIN SON ALBÜMÜ ÇIKTI
FİYAT:8 TL
FİRMA :İSRA
TÜR:İLAHİ
YAPIM YILI:2010
SANATÇI:SEDAT UÇAN
GENEL DAĞITIM :BEREKAT YAYİNEVİ
TEL SİPARİŞ :0212 534 93 70
http://cdkitap.blogspot.com/
FİYAT:8 TL
FİRMA :İSRA
TÜR:İLAHİ
YAPIM YILI:2010
SANATÇI:SEDAT UÇAN
GENEL DAĞITIM :BEREKAT YAYİNEVİ
TEL SİPARİŞ :0212 534 93 70
http://cdkitap.blogspot.com/
Etiketler:
http://cdkitap.blogspot.com/,
www.berekatyayinevi.com
7 Kasım 2010 Pazar
EVLİYALAR DİYARI TİLLO VCD
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)